Wednesday, October 29, 2008

Genel Başkan Deniz Baykal, Cumhuriyetin 85.yılı nedeniyle bir mesaj yayınladı.


Genel Başkan Baykal’ın mesajı şöyle;

Cumhuriyetimizin 85. yılını gururla, mutlulukla heyecanla kutluyoruz.

Bu mutluluğu yaşarken, cumhuriyetle demokrasiyi karşı karşıya getirme anlayışının çok sakıncalı, çok tehlikeli ve çok yanlış olduğunu belirtmek istiyorum.


Eğer biz demokrasinin olanaklarını cumhuriyeti tahrip etmek, cumhuriyetin temellerini zayıflatmak, cumhuriyetin kazanımlarını ortadan kaldırmak için kullanırsak, bilelim ki sadece cumhuriyete değil, demokrasiye de en büyük zararı veririz.

85 yıllık Cumhuriyetimizde dost düşman herkese gösterdik ki, Laiklikle İslamiyet’i bir arada biz yaşattık. Türkiye Cumhuriyeti laiklikle islamiyeti barış içinde yaşatan, toplumsal hayatta uygulayan tek örnektir

Atatürk Cumhuriyetinde, eğitimin, hukukun dini etkinin dışında tutulması bizi bu doğru ve olumlu sonuca ulaştırmıştır.

Bu nedenle Cumhuriyetimizin 85.yılında Laiklik bizim mezhep farklılıklarımıza, inanç anlayışlarımızdaki farklılıklara rağmen bir arada bulunmamızın güvencesi olmuştur..

Öte yandan, Cumhuriyet ile egemenlik anlayışı değişmiştir. Saltanata ve hilafete dayalı eski egemenlik anlayışı, milli iradeye, yani insana dayanan bir egemenlik anlayışına dönüşmüştür. . Egemenlik uhrevi, semavi, ilahi bir kaynak olmaktan dünyevi, insani, toplumsal bir kaynağa doğru çekilmiştir.. Bu çok temel bir değişmedir. Bunun sonucu saltanatın ve hilafetin ilgasıdır

Cumhuriyetimizin 85 yılında çok somut olarak yaşadığımız değişimin en önemli sonuçlarından biri de kadının toplumdaki konumuyla ilgilidir. Cumhuriyetin toplum anlayışı içinde kadın önce hukuki ve siyasi eşitliğe kavuşturulmuş ve sonra bu hukuki ve siyasi eşitliğin olanakları kullanılarak fiilen toplum içinde kadının konumu henüz istenen düzeyde olmasa da giderek daha ileri bir noktaya taşınabilmiştir. Bunu daha ileri bir noktaya taşımakta Cumhuriyetimizin bize yüklediği önemli görev ve sorumluluklardan biridir

Bu gerçekler gösteriyor ki, Cumhuriyet projesi bir toplumu, bir tarihi değiştirme, yenileme amacıyla gerçekleştirilmiş dünyanın en iddialı projelerinden birisidir

İşte bu nedenlerle günümüz Cumhuriyet’te bizim, demokrasi de, Atatürk’te bizim, Laiklikte, inancımız da bizim dinimiz de, Kürt’ümüz, Lazımız, Çerkezimiz, Boşnağımız da bizim, alevimiz ve sünnimiz de deme günüdür. Cumhuriyetimizin 85. yılında hepimiz aynı Milletin, Türk Milletinin bir parçasıyız deme kıvancıyla hem içte, hem dışta başta terör olmak üzere ortak düşmanlarımıza karşı birlikte tavır almalı, karşı koymalıyız.

Bu anlayış ve inançla başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah ve mücadele arkadaşlarını şükranla anıyor, Cumhuriyetimizin 85. yılında şehitlerimize rahmet, gazilerimize sağlık diliyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Tuesday, October 28, 2008

L'actualité vue par Ali Dilem

Tuesday, October 14, 2008

Genel Başkan Deniz Baykal’a Göre Başbakan Erdoğan "Suçlu Kedi"


-“Başbakan geçenlerde bir konuşma yaptı, orada Baykal’a vur diye tempo tutulunca ‘Sayın Baykal’a seçime kadar cevap vermeyeceğim, cevap yok’ dedi. Cevap mı vermiyor, cevap mı veremiyor, yoksa kaçıyor mu? Kaçan kedi suçludur”

-“Dergi sattığı için cezaevine konulan bir çocuk işkenceyle öldürüldü. İşkence karşısında duyarsızlık sergileyen bir insandan, terörle mücadele konusunda başarı beklenebilir mi?”

-“Ergenekon’da 1.5 yıla yaklaşan süredir insanların mahkemeye çıkmadan tutukluluk halleri devam ediyor”

-''Demokrasi, terörle mücadele zafiyetinin maskelenmesine yardımcı olacak bir bahane değildir. Başbakan'ın demokrasi duyarlılığı, terör söz konusu olduğunda ortaya çıkıyor''

-''PKK'yı, terör örgütü olarak ilan etmedikçe, bugünkü uygulamalarını görmemezlikten gelerek, ırakla ilişkilerimizi aha ileri noktalara taşımamız, bir oyuna alet olmamız onucunu doğurabilir. Çok dikkatli olmak gerekir''

-''Eğer biz 'ya aldırmayın. PKK burada olsun. Ben de sizinle dost olacağım. Sen de bunu idare et' tavrını kabul eder,bunu görmemezlikten gelir, ırakla ilişkilerimizi bu zeminde geliştirmeyi içimize sindirirsek, önümüzdeki dönemde nice Dağlıcalar, aktütünler ile karşı karşıya kalırız'

-“Yolsuzluk Deniz Feneri ile ortaya çıktı. Bütün millet yaralandı. Dinin nasıl hırsızlık için kullanıldığı bir kez daha ortaya çıktı. Başbakan ve arkadaşları bu konuları gündemden çıkarabilmek için büyük gayret sarfettiler. Ama saklayamadılar, gerçek ortada, fakat hesap vermelerini engellemeye çalışıyorlar.”

-“Bu yolsuzluk konusunda yapılacak iş çok açıktır. ‘Gel bu konuları iktidar ve ana muhalefet genel başkanları olarak milletin önünde tartışalım, eşit şartlarda televizyonda konuşalım’ dedik. ‘Hayır, sen prim yaparsın’ diye kaçtı, Bende diyorum ki, söyleyeceğin haklı ve doğru şey varsa belki sen de prim yaparsın, korkma gel...”

-“Sadece Erdoğan ile benim dokunulmazlığımı kaldıralım, eğer Başbakan’ın dokunulmazlığını kaldırmayı göze alamıyorsanız, benim dokunulmazlığımı kaldırmaya cesaret edin Mahkeme de nasıl hesap verilirmiş size bir gösterivereyim dedim buna da ‘Hayır’ dediler.

-“Sadece milletvekillerinin değil, bürokratların askerlerin herkesin dokunulmazlıklarını kaldıralım dediler, kimin dokunulmazlığını istersen gel kaldıralım dedim. Buna da cevap yok”

-“Hükümet kriz yok diyor. Çok gösterişli çarpıcı bir büyük kuruluşun batmasını mı bekliyoruz kriz geldi demek için. Milyonlarca gencimiz, işçimiz, köylümüz bu sıkıntıyı yaşıyor, krizi yaşamaya devam ediyor”

-''Büyük bir mücadeleyle başkent olan Ankara'yı birileri bir türlü içine sindiremedi.Birilerinin gözü hep Ankara dışında ve geçmiştedir. Ellerine geçen her fırsatta Ankara'yı istanbul'a taşımaya ve Türkiye'yi dönüştürmeye, Türkiye'deki o büyük kazanımları ortadan kaldırmaya yönelik özlemlerini yansıtmaktadırlar''

-''Hizmetin daima daha ileri gitmesi beklenirken belediye statüsüne ulaşmış merkezlerin belediye olmaktan çıkarılarak Köy ya da mahalle konumuna indirgenmiş olması hiç bir şekilde kabul edilebilir değildir''

-''içişleri bakanlığının ilgili masasında AKP'li bir takım siyasetçilerle bürokratlar kafa kafaya vermişler ellerinde seçim istatistikleri, ellerinde belediye kararları,ellerinde içişleri bakanlığının verileri nereyi nasıl budayalım, onun hesabını yapıyorlar''

Monday, October 13, 2008

L'actualité vue par Ali Dilem

Saturday, October 11, 2008

Shahkar Bineshpajouh - Kenaram Bekhab

Wednesday, October 08, 2008

Shahkar Binesh pajooh : "Mimiram" : In Persian and Spanish

Saturday, October 04, 2008

Türkan Şoray kamera karşısında



Türk Sineması'nın sultanı Türkan Şoray, 2 yıl aradan sonra rol aldığı "Vurgun" adlı bir dizi çekimi için yeniden kamera karşısına geçti.

İki yıl önce 'Aşk Yeniden' adlı sit-com'la ekrana gelen Türkan Şoray, genel yönetmenliğini Gül Oğuz'un yaptığı, bir televizyon kanalı için çekimlerine başlanan dizide "Cevher" karakteri ile yerini aldı. Türkan Şoray, 21 yıl aradan sonra aynı projede yer aldığı belirtilen Hakan Balamir'in de rol adlığı dizinin Gümüşlük beldesinde yapılan çekimlerinde kamera karşısına geçti.

Dizide Türkan Şoray ve Hakan Balamir'in yanı sıra Halit Akçatepe, Pamir Pekin gibi isimlerinde yer aldığı belirtildi. Gençlik yıllarında birbirini seven ama kavuşamayan iki aşığın yıllar sonra karşılaşması ve ardından yaşadıklarının ekrana taşınacağı öğrenilen dizide Türkan Şoray, bir balıkçı kasabasında yaşayan "Cevher"i, Hakan Balamir'in ise doğup büyüdüğü kasabaya dönen "Şahin"i oynadığı öğrenildi.

Bu arada Türkan Şoray'ın dizi çekimleri için Bodrum'da olduğunu öğrenen hayranları, çekimlerin yapıldığı Gümüşlük beldesinde usta oyuncuyu görebilmek için çaba harcadı. Bunlardan biri de tatil için Polonya'nın başkenti Varşova'dan Bodrum'a gelen Arda Yurdatapan oldu. Eşi ve 2 yaşındaki çocuğu ile Gümüşlük beldesinde denize girip, çekimler başlayınca dizi setinin kurulduğu alana gelen gurbetçi, sanatçının hayranı olduğunu ve Türkan Şoray'ın usta bir oyuncu olduğunu kaydetti. Bu arada basın mensuplarının görüntü aldığını gören Türkan Şoray, objektiflere gülümseyerek el salladı.

Friday, October 03, 2008

Diabetes and its impact on oral care


Deborah Lyle looks at how the dental professional is the key to a patient’s overall health

Diabetes mellitus is a group of metabolic diseases that are characterized by high blood glucose levels resulting from insufficient insulin production, insulin action or both. People with diabetes fall into one of four classifications.

The World Health Organization (WHO) estimates that currently more than 180 million people worldwide have diabetes and, by 2025, that number will be more than 330 million people. The rapid increase in the incidence of diabetes makes it a global epidemic and healthcare crisis. In the UK diabetes is one of the biggest healthcare issues where more than two million people suffer from diabetes with another 500,000 who are unaware they have the condition.[1]

Complications from diabetes can be devastating and are the cause of death in approximately one in ten (11.6%) 20-79 year olds in England. It is estimated that by the year 2010, this number could increase to one in eight deaths (12.2%) caused by complications of diabetes.[2]
One of the fastest growing risk factors for type 2 diabetes is obesity. In the UK, approximately one in five adults is overweight and one in fifteen is obese. Lifestyle changes such as exercise and diet can reduce weight and prevent the onset of type 2 diabetes or if already diagnosed, can reduce the complications such as cardiovascular, disease, kidney failure, nerve damage and blindness.[3]

Oral implications

The association of diabetes and oral health is well documented. Several studies have shown a relationship between diabetes and the incidence and severity of periodontal disease. Other oral complications include burning mouth syndrome, taste disturbances, xerostomia, candidiasis, lichen planus or recurrent aphthous stomatitis. Xerostomia increases the risk for dental caries but no studies to date have demonstrated a relationship between diabetes and an increase incidence of dental caries. Children with diabetes have been shown to have a higher prevalence of gingival inflammation affecting more sites compared to non-diabetic children with similar plaque accumulation. Periodontal disease starts earlier in life for diabetic children and can become more severe in late adolescence and early adulthood, especially in those with poor glycemic control.[4]

Adults with diabetes have also shown an increase in the gingival inflammation and extent and severity of periodontitis.[4] It has been reported that diabetics with severe periodontal disease were four times more likely to have poor glycemic control. Conversely, reduction in periodontal disease has shown better glycemic levels.[5]

Role of the dental professional

Dental professionals are in a unique position to have a positive impact on patient health. Many patients with diabetes are unaware of their risk for periodontal disease. It is important to discuss and document the type, duration, medication, and self-monitoring frequency. Record the latest blood glucose test scores and any history of complications. Based on this information and the oral assessment, develop a comprehensive treatment plan for that incorporates the patients values and specific needs.

Based on research findings, it is extremely important that the patient has a self-care plan that is effective and accepted. They may need to do more than the average patient due to their risk of infection and potential impact on blood glucose control. Traditional aids can work well such as toothbrushing, interdental cleaners and mouthwash. A dental water jet is also effective and has been tested on diabetic patients. The study showed that people with diabetes had a 44% better reduction in bleeding compared people with diabetes who performed routine oral hygiene that included brushing and flossing. There was also a significant reduction in serum inflammatory mediators associated with inflammation.[6]

The rise in the number of people with diabetes in the UK means that they will also increase in the dental office. The dental professional is a key component to the team of healthcare professionals that support and treat people with diabetes significantly impacting their quality of life.

References :

1.Global Diabetes – The scale of the problem.www.diabetes.co.uk

2.Shocking New Statistics.www.diabetes.org.uk

3.Losing weight post diabetes diagnosis can stem complications.www.diabetes.co.uk

4.Mealey BL, Oates TW. Diabetes Mellitus and Periodontal Diseases. J Periodontol 2006;77:1289-1303.

5.Taylor GW, Burt BA, Becker MP, et al. Severe periodontitis and risk for poor glycemic control in patients with non-insulin-dependent diabetes mellitus. J Periodontol 1996;67:1085-1093.

6.Al-Mubarak S, et al. Comparative evaluation of adjunctive oral irrigation in diabetes. J Clin Periodontol 2002;29:295-300.

Zeynep Dizdar - Sana Güvenmiyorum





Dur demem bundan sonra Sana hiç kal demem yolunu kesmem asla
Sevmeyi sende öğrendiğimi sanmıştım safmışım oysa

Artık yar beni sevdiğini söylesende kalbim bomboş sana
Bu ihanet benden aldığın herşeyi geri verdi sanki bana

Sana güvenmiyorum artık anlasana
Oyuncağın değilim
Gözüme perdeler indi senle yazık
Artık aşkta kör değilim

Zeynep Dizdar - Zehir Gibi




GECELERİM BÖYLE ZOR ZOR GEÇİYOR
ZEHİR GİBİ YÜREĞİM ÇOK ACIYOR
AH BU AŞK BELASI ÜZERİMDE
GÖNÜL FERMAN DİNLEMİYOR!!!

AYRILIK ÇOK YENİ DAHA 1 HAFTA OLDU BİTELİ
BENİM İÇİM DELİK DEŞİK
O YANIMDAN GİTTİ GİDELİ....

OOOOOOOOOOOOOOOO
GİTTİ GİDELİİİİ
OOOOOOOOOOOOOOOO
YANIMDAN GİTTİ GİDELİİİ

GECELERİM BÖYLE ZOR ZOR GEÇİYOR
ZEHİR GİBİ YÜREĞİM ÇOK ACIYOR
AH BU AŞK BELASI ÜZERİMDE
GÖNÜL FERMAN DİNLEMİYOR!!!

GECELERİM BÖYLE ZOR ZOR GEÇİYOR
ZEHİR GİBİ YÜREĞİM ÇOK ACIYOR
AH BU AŞK BELASI ÜZERİMDE
NE DERSEN DE DİNLEMİYOR!!!

Yonca Lodi - Yeter




Her bin bir maske ve bin bir duyguda hep karmaşa
Sen ve senden başka bir insana dönüp yaşıyorsun
Parça parça her duygunu, olmaz…

Yeter, yeter beni bırak seninle kendi halime
Yeter artık içindeki yabancıya söyle gitsin
Hüzün olup bin bir damga vuruyor sevgimin üstüne
Yeter, gidip o sevgisizliğinde kendi tükensin

Hep yarım yarım ve erken yaşanan her sevgiden izler var
İçinde çizgi çizgi ve silemiyorsun onları bir türlü
Hayır olmaz..

Yeter, yeter beni bırak seninle kendi halime
Yeter artık içindeki yabancıya söyle gitsin
Hüzün olup bin bir damga vuruyor sevgimin üstüne
Yeter gidip o sevgisizliğinde kendi tükensin